Gıybet etmek edepsizlik, yüzüne söylemek bir duruştur...
Gıybet etmek edepsizlik, yüzüne söylemek bir duruştur...
Bu ifade, hem cesareti hem de karakter sağlamlığını yansıtıyor. Oldukça derin ve anlamlıdır. Çünkü gıybet etmek edepsizliktir; Insanın arkasından konuşmak hem güveni sarsar hem de ilişkileri bozar. Oysa düşüncelerimizi ve eleştirilerimizi muhatabının yüzüne dürüstçe ifade etmek, bir duruş ve olgunluk göstergesidir.
Gıybet diğer bir deyimle dedikodu, bir kişinin arkasından onun hoşuna gitmeyecek şeyleri söylemektir. Bu, hem ahlaki hem de dini açıdan hoş karşılanmaz. Birine yüzüne karşı bir eleştiride bulunmak ise, dürüstlük ve cesaret ister. Bu, karşıdakine saygı duyulduğunu ve lafın arkasından dolanılmadığını gösterir.
Gıybet etmek yani birilerinin arkasından konuşmak, karakter zayıflığıdır. Doğrudan konuşmak ise, bir duruştur. Yani bir kişilik göstergesidir. Kimin gerçekten saygıdeğer olduğunu, bu iki tutum belirler.
Toplum içinde sıkça karşılaştığımız gıybet hali diğer bir deyimle başkalarının arkasından konuşmak, kusurlarını, eksikliklerini, vs. dillendirmek neredeyse alışkanlık haline gelmiştir. Oysa gıybet sadece bir söz değil, bir EDEP meselesidir. Çünkü birilerini arkadançekiştirmek, hem o kişiye hem de kendine duyulan saygıyı yitirmenin göstergesidir.
Ancak bir insanın yüzüne karşı konuşmak zordur. Cesaret ister, samimiyet ve yürek ister. Dolayısıyla doğrudan konuşmak, bir duruştur. Bu duruş kişiliğin, omurganın, öz saygının aynasıdır. Çünkü samimi olan insan, sözünü eğip bükmeden yüzüne söyler.
Gıybetlik, anlık bir rahatlama olabilir fakat unutulmasın ki arkasında utanç bırakır. Ancak kişiyi kırmadan, küçültmeden, doğrudan konuşabilmek ilişkilerde saygınlığı, güven ve netlik yaratır.
Herkes konuşabilir ancak herkes doğru yerde veya doğru şekilde konuşur anlamına gelmez. Asalet ne söylediğin kadar nerede ve kime söylediğinle alakalıdır. Bu yüzden gıybet etmek edepsizliktir, yüzüne söylemek bir duruştur. Unutmayalım ki duruşlu insanlar, iz bırakan insanlardır.
Sonuçta bir insanın yüzüne hakikatı söylemek, arkasından gıybet etmekten kat be kat daha hayırlıdır. Çünkü söz, yüzüne söylendiğine uyarı ve arkasında söylendiğinde gıybetliktir. Dolayısıyla insanın sorumluluğu, bir yanlışa şahit olduğunda doğrudan ve edepli bir dille uyarmaktır. Bunu yapmayıp kişinin arkasında konuşmak, islam dininde gıybet olarak tanımlanır ve büyük günahlardandır.
Hucurat Suresi, 12. Ayette; “Ey iman edenler! Zannın bir çoğundan çekinin. Çünkü zannın bir kısmı günahtır. Birbirinizin kusurunu araştırmayın. Kimse kimseyi arkasından çekiştirmesin. Sizden biriniz ölmüş kardeşinin etini yemekten hoşlanır mı? Işte bundan tiksindiniz!“ buyrulmuştur.
Bu Ayettin manası…
Kötü alışkalıkları engellemeyi veya engel olmayı amaçlar. yani insanların hakkında kötü düşünmek, günah kabul edilen zanlardan, kusurları gizlice araştırmak, kalp kırıcı sözlerden sakınmak ve kendi nefsine hakim olmaktır.
Sonuç itibariyle insanlar arasında güven, saygı ve kardeşlik bağlarının güçlü olması için doğruluk ve samimiyet şarttır. Ancak bu örtmek, uyarmamak anlamına gelmez.
Gıybet etmek yerine, sözünü insanların yüzüne söyleyebilenlerin demine Huu…
Ehli Beyt yazarı ve Seyyid Seyfeddin Ocağı evlatlarından,
=Seyyid Hakkı=
Seyyid Hakkı, Sosyal medya takip hesaplarımız…
YouTube, Hakk Dergahı TV-Seyyid Hakkı kanalımız: https://www.youtube.com/user/YediDeryaSohbeti62
Facebook, Hakk Dergahı muhabbet grubumuz: https://www.facebook.com/groups/244039227002241
Fcebook, Hakk Dergahı Ilim Irşad sayfamız; https://www.facebook.com/profile.php?id=100057353323519
WEB sayfamız, Alevilikte Inanç-Seyyid Hakkı Azak; https://www.alevilikte-inanc.de/
Facebook, Seyyid Hakkı Azak özel sayfamız; https://www.facebook.com/profile.php?id=61570018628168